Açlık, insanoğlunun var olduğu zamandan itibaren dünya sorunu olmuştur. Dünya nüfusunun hızla artması, doğal kaynakların tükenmesi gibi durumlar açlık sorununu ortaya çıkarmıştır. Açlık, zamanla ölümleri getirmiştir. Sağlıksız beslenme, uyku problemleri, yeterince besin alamama gibi durumlardan kaynaklı olarak birçok insan yaşamını yitirmektedir. Açlığın dünyada azalması beklenirken hala daha artmaya devam etmektedir. Açlık sorunu, gelişmiş ülkelerin mücadele etmesiyle aza indirgenebilir. Bir insanın karnını doyurması aslında o insanın temel hakkıdır. Ne yazık değil mi? İnsanların sahip oldukları haklar olsa bile açlık çekiyorlar. Gelişen yüksek teknoloji, dünyanın gelişmesi gibi şeylerin açlığı azaltması beklenirken bu güçlere sahip olan “gelişmiş ülkeler” güçlerini sadece silahlanmaya harcıyorlar. Afrika’da açlıktan ölen insanlar umurlarında değildir mesela... Bir yarış tutturmuş gidiyor dünya, daha ne kadar gidebilecek bu şekilde? Daha ne kadar acımasızlaşabilecek? Sınırı yokmuş insanoğlunun bir kere daha anladık. Önceden “sevginin” dünyayı kurtaracağına inanırdık. Artık, buna da inancımız kalmadı. Gün geçtikçe acımasızlaşan dünyada var olmaya çalışıyoruz. Güçlünün mutlu yaşadığı, güçsüzün ise sefalet içinde yaşadığı bir dünya haline geldik. Güçlünün, mazlumu ezdiği dünya... Ne kadar adeletsiz değil mi?
BM’nin açıkladığı rapora göre 821 milyondan fazla insan dünyada açlık çekmekte. Bilinen istatistiklere göre 2015 yılından itibaren savaş, iklim değişiklikleri gibi sebeplerle artış gösteriyor.
Açlık çekenlerin sayısı üst üste 3 yıl artış kaydetti.
Doymadılar, insanları öldürmenin sonuçlarını gördüler ama doymadılar. Daha fazla petrol daha fazla toprak uğruna daha çok öldürdüler. Hatta daha acınası insaları ölmeye mahkum bıraktılar. Kaç kişi savaşta açlıktan öldü? Acınası bir haber daha Uluslararası yardım fonu olan Save the Children kurumundan geldi.
Uluslararası yardım örgütü Save the Children (Çocukları Koruyun) Yemen'de 3 yıldır süren savaşta yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybeden 5 yaş altı çocukların sayısının yaklaşık 85 bin olabileceğini açıkladı.
İnsanlar, savaşta yiyecek ekmek bulamadılar ve öldüler ama yine yetmedi. Küçücük hayatlar soldurdular yine yetmedi. İnsanın acımasızlığı bu dünyadaki en büyük şeymiş, bunu anladık.
Bir başka haber ise 5 yıl içerisinde milyonlarca insanın kronik olarak yetersiz beslenme düzeyinde olduğu.
Son beş yıl içerisinde on milyonlarca kişi kronik olarak yetersiz beslenme sınırına ulaşırken, dünyanın farklı bölgelerinde ülkeler kötü beslenme ile mücadele etmektedir.
https://www.unicef.org/turkey/bas%C4%B1n-b%C3%BCltenleri/bm-raporu-uyar%C4%B1yor-d%C3%BCnyada-her-ge%C3%A7en-g%C3%BCn-a%C3%A7l%C4%B1k-%C3%A7eken-insan-say%C4%B1s%C4%B1-artarken-ve-k%C3%B6t%C3%BC
Gelişen dünyanın daha ileriye gitmesini beklerken gün geçtikçe kötüye gidiyoruz. İnsanoğlunun bitmek bilmeyen arzuları ve başkalarını düşünmemesi sonucu bu haldeyiz. Yazık! Artık açlıktan annesinin kollarında ölen çocuklara yazık. Biten insanlığa yazık. Her insanın temel hakkının çalınmasına yazık. Açlıktan ölen çocuklar olmasına rağmen susan dünyaya yazık. Bir annenin çaresizliğine, bir çocuğun açlıktan ağlayışına yazık...
Bu dünyayı o ahları alınan çocukların acıları yakacak, bu dünya o çocukların hayatlarını yaşadığı iklim sorunları, salgınlar, doğal afetlerle ödeyecek. Bu dünya’yı bir toprak uğruna savaşta açlıktan ölen çocukların gözyaşları yok edecek. Bir çocuğun yok edilişi, işte bu dünyayı yok edecek.
Son vermeliyiz, israfı azaltmalıyız. Dünyanın bir ucunda çocukların açılıktan öldüğünü unutmayı bırakmalıyız. Dünyanın kendi etrafımızda dönmediğini anlamalıyız. Çaresiz çocukları, çaresiz anne-babaları hatırlamalıyız. Doğal kaynakları hunharca kullanmamalıyız. Yiyebileceğimiz kadarını almalıyız. İsrafı azaltmalıyız. İlk önce insanoğlunun gözünü doyurmasını daha sonra karnını doyurmasını sağlamalıyız. İlk önce elimizdeki toprağa, cebimizdeki paraya, yediğimiz yemeğe doymayılıyız. Daha fazlasını isterken bir hayatı yok etme ihtimalimiz olduğunu unutmamalıyız. Yardım etmeliyiz, önce ölen insanlığa daha sonra ölen insanlara ve hayatları ellerinden alınan çocuklara...